Evde Pekmez nasıl yapılır?

Merhaba,

Gururluyum, mutluyum.

İpek Hanım Çiftliği, Pınar hanım sayesinde pekmez yaptım yaw. İnanılır gibi değil.
Ikinci denemem Refika hanımın tarifi de olabilir;

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/16229833.asp

Herşey Pınar hanım ım ilettiği bir e-posta ile başladı. O e-postada ''pekmez toprağı'' ndan bahsediliyordu. Küçüklüğümden beri bir şekilde dinlediğim pekmez yapımında kullanılan topraktan. Diyordu ki ciciannem pekmez toprağı olmadan pekmez olllmaazzzz..  Gerçi internette Ayşegül ün yaptığı araştırmadan ortaya çıktıki pekçok diğer yöntem mevcutmuş.

Pınar hanım sağolsun pekmez toprağını ücret almadan iletti bana. Yanında harika kuru incirler, kilosu 20 Tl ve çocuklar için hazırlanmış, Ada nın bayıldığı atıştırmalık krakerlerle. Kilosu 25 Tl. Krakerlerin hazırlanışı da pek eğlenceliydi, ilk denemeler çiftlikte çocuklar tarafından beğenilmemişti yanlış hatırlamıyorsam, deneye deneye mükemmeli bulmuşlar. Arada bende yiyerek  kaçamak yapıyorum.

Çiftliğin linki aşağıda;

http://www.ipekhanim.com/ipek_hanim_ciftligi/ciftlige_giris.html

Çarşamba pazarından 7 kg çekirdeksiz üzüm aldım, eve geldim, sirkeli suya koydum ve bir iki saat beklettim.

Sonra saplarından ayıkladım ve koca bir tülbente peyderpey koyarak ezdim. En zor kısmı bence bu kısım. keşke dedim bir meyve sıkacağım olsaydı. Olur herhalde, meyve sıkacağında da yapsam. işler çok kolaylaşır o zaman.

 Bir kısmını el meyve sıkacağında sıktım ama deli pöstekisi gibi, elle sıkmak daha pratik. Kolunuz ağrıyor tabi akşamına.

Sonra yavaş yavaş tencere dolmaya başlıyor. Iki tencere gerekiyor. Sıkarken altta su birikince tülbent su çekiyor ve işiniz zorlaşıyor çünkü. Sıktıkça çıkan az ve değerli suları diğer tencere aktararak devam ettim ben.

 Tülbentide yıkamak için uğraşmadım. Attım. 

Şimdi radyoda Van da ki 7.1 depremi ve 500 kişilik kayıplardan bahsedildiğini duydum. Başımız dertten kurtulmuyor. Hava da soğuktur şimdi orada. Okullar, çocuklar.. offff..of... Allahım sen yardım et insanlığa. ( Amin )

Yaklaşık 4 kg su çıktı 7 kilo üzümden. İçine 150 gr beyaz bir toprak koydum. Pınar hanıma sordum, toprak Asbest li değilmiş. Görüntü kötü oldu ve sanki kaynıyormuş gibi fokurdamaya başladı bir süre sonra. Ben çocukken oynadığımız su solu tenekenin içine karpit koyma oyununda hissettim kendimi. Bu da kireç sonuçta. Yada Hatay da yapılan '' kabak tatlısı'' veya Kıbrıs ın '' ceviz macunu '' gibi.

Sonra bööle bir görüntü oluştu, iki saat toprağın dibe iyice çökmesi için bekledim. 

Büyükçe, yayvan bir kepçe ile köpükleri aldım ve sonra başka bir tencereye topraktan arınmış kısmı süzgeç koyarak aktardım. Bu bana yetmedi çünkü; toprağın kum gibi olmuş kısmı bir şekilde tencereye geçiyor. Bu işlemi iki üç kere tekrarladım ben.

Sonuçta yukarıda ki gibi bir su elde ettim ve altını yaktım. Mutfak saatimi kurdum. Pınar hanım 1 saat kaynatın demiş ama 1 saat sonunda, söylenen pekmez kokusunu alamadığım için kaynatmaya devam ettim. Yarım saat daha ve sonra aşağıda ki görüntü ve hafifi yanık kokusu ile geldi.

Yarım kiloluk kavanozun 1/4 ü kadar pekmezim oldu. Tattim tadı harika. Eğer çok koyu olursa Ada ya lolipop olur, olmazsa içim rahat rahat kızıma sabahları bir tatlı kaşığı  kendi yapımım pekmez vermeye devam ederim.
Pınar hanım, son aşamada pekmez kaynarken, içine fesleğen yaprakları koyduğunu belirtmiş tarifinde, balkonda taze fesleğen vardı ama ben ilk denemede ceserat edemedim.

Fakat ikinci denememde herşey çok daha güzel ve anlamlı olacak eminim.
Sıkma işlemi dışında hiç zor değil. Bundan sonra pekmezimi kendim yapacağım.

Cem, Van ı arayayım dedi, Ada kız da soruyor ne oldu, başkan Erdoğan ımı arayacaksın. E be kızım söylenen herşeyi kayıt edermi insan. pes bu çocuklara.

Deneysel anne Çiğdem