Merhaba,
Uzun zamandır evde ki tüm detarjanları kendim yapıyorum bilenler biliyor.
Yol göstericim de Nurhayat ve onun sayesinde Buğday ve yayınladığı bir yazı.
Isteyenler, yararlandığım yazı için tık layınız.
Taaaaa en başından beri bulaşık makinası ile cebelleşiyordum. Birtürlü istediğim parlaklık yada temizlik olmuyordu, önce elde yıkayıp, durulayıp sonra makinaya koyuyordum ki bu da çok vakit alıyor ve beni sinirlendiriyordu. Çok kere kıyısından döndüm gidip marketten detarjan almanın. Neyseki Cem de destek oldu ve almadık.
En son yöntem süper, LİMON TUZU yani, sitrik asit, yani E330 ve zararlı diil.
Üstelik su ısıtıcısı ( kettle ) da tertemiz. Kireçler için sirkeden daha etkili. Kettle tertemiz yaw.
Bulaşık makinasında da artık sadece fırçalayıp tüm kirlileri yerleştiriyorum ve sonuç süper. Ufak tefek buğulu çıkanlar var amma o kadar kusur kadıkızında da olur. ( bu deyimin hikayesi ne acaba)
Birsürü şey hazırlamıştım yazmak için ama bakın yazılmışı var. Çok güzel bir çalışma yapmış Sormabulma dünyası adlı blog. Çook teşekkür ederim ve sizi onun kayıdı ile yalnız bırakırım;
Bulaşık Makinesinde Kimyasal Deterjan Yerine Ne Kullanılabilir?
Bulaşık makinesinde deterjandan başka bir ürün kullanmak isteyince çok
eleştiri almıştım. Efendim, makinelerin karmaşık çalışma prensiplerine
uygun deterjanlar ancak fabrikalarda üretilebilirmiş filan falan...
Bakın şu karmaşık (!) bulaşık makinesi nasıl çalışıyor (http://home.howstuffworks.com/dishwasher.htm)
1. İçine su alıyor.
2. En alttaki yuvarlak bölgede bulunan elektrikli tesisat ile suyu ısıtıyor.
3. Otomatik olarak deterjan kapağını açıyor. Deterjan sıcak suyun içine dökülüyor.
4. Üst rafın altında ve en altta bulunan pervaneler yardımı ile deterjanlı sıcak suyu bulaşıklara püskürtüyor.
5. Kirli suyu akıtıyor.
6. Bulaşıkların üzerine bu sefer temiz su püskürterek durulama yapıyor.
7. Durulama suyunu boşaltıyor.
8. İçindeki havayı ısıtarak, buharlı kurutma yapıyor.
Elde yıkamaktan ne farkı var şimdi bunun?
Parlatıcı olarak da sirke kullanıyorum. Parlatıcı durulanmadığı için bulaşıkların üzerinde kalıyor ve bu nedenle özellikle parlatıcının doğal ve yenilebilir bir madde olması çok önemli. Parlatıcının tek işlevi, camların mat görünmesini engelleyen cam cilasını korumak. Sirke de bu işlevi gayet iyi yerine getiriyor. Sık yıkamada camların cilası zaten çıkar bir süre sonra. Parlatıcı kullansanız da çıkar, sirke kullanınca da çıkıyor. Ama arada herhangi bir süre farkı yok. Yani sirke, kimyasal parlatıcılardan daha az korumuyor kesinlikle. Ayrıca her ihtimale karşın daha sık kristal bardak kullanmaya başladım. Kristallerde cila mı yok, nedir; bilmiyorum ama kristal her şekilde pırıl pırıl parlıyor. Benim makinemde sirke koku da yapmıyor. Ama eğer üzüm sirkesinin kokusunu duyar ve rahatsız olursanız, daha az kokan elma sirkesini deneyebilirsiniz.
Makinenin tuz gözüne limon tuzu, parlatıcı gözüne de sirke doldurduktan sonra geriye kaldı bulaşık deterjanı gözü... Onun için de çeşitli karışımlar denedim. Ama hepsi de matlık yaptı... Bir de ben öyle deterjan imalatı ile zaman harcayabilecek bir tip değilim. En sonunda şunda karar kıldım:
Bulaşıkları eskiden sudan geçirmez, doğrudan makineye atardım. Şimdi bulaşıkları önceden sudan geçiriyorum. Ki sanırım dünya üzerindeki tüm kadınlar, bulaşık makinesi kullansınlar kullanmasınlar, bu ön sudan geçirme işlemini yapıyorlar zaten. Sudan geçirirken ellerim suya değmesin diye İKEA'dan bulaşık fırçası aldım. Başka yerlerde de satılıyor bu tür fırçalar.
Eğer hakikaten dibi tutmuş bir şeyler varsa çok çok nadiren telle de ovalıyorum. Sonra da makinenin deterjan gözüne limon tuzu dolduruyorum. Eğer tencere, tava filan çok aşırı yağlı şeyler varsa belki bir avuç da makinenin içine limon tuzu atıyorum. Ve hepsi bu kadar...
Eğer bulaşıklar çok yağlıysa yüksek ısıda çalıştırıyorum. Bir sene Rusya'da, Rus bir ailenin yanında yaşadım ben. Orada bulaşık deterjanı hiç kullanılmaz. Bulaşıklar yüksek ısıda akan suyun altına sokulup, çıkarılmak suretiyle yıkanır. Bulaşık deterjanı kullanmak zorunda olduğumuz fikri nedense bizim beynimize işlemiş, aksini düşünemiyoruz. Aslında yüksek ısıda su bile yeterli yemek bulaşığını yıkamak için.
Eğer bulaşıklar çok da yağlı değilse, zaten de ön sudan geçirme de yaptığım için, bardak yıkama programında, 35 derecede yıkıyorum. Ki aslında bir insan elinin dayanabileceği maksimum sıcaklık zaten 40 derece. Dolayısıyla bulaşık makinesi yokken, yani bundan 20 sene evveline kadar zaten bulaşıklar elde ve en fazla 35 derece sıcaklıkta yıkanıyorlardı. Bardak programı çok da kısa olduğundan, elektrik sarfiyatı da az oluyor.
Senelerdir bulaşık makinesi tuzu ve parlatıcı kullanmıyorum. Hiçbir sorunla karşılaşmadım, makinem hala pırıl pırıl yıkıyor, herhangi bir arızası da olmadı. 6 aydır da deterjan yerine limon tuzu koyuyorum. Tavsiye ederim...
Limon tuzu nedir? Sitrik Asit:
http://beta.eksisozluk.com/limon-tuzu--73373?p=1
http://www.genetikhastaliklar.com/sifali-bitkiler/limon-tuzunun-faydalari.html
http://en.wikipedia.org/wiki/Trisodium_citrate
http://tr.wikipedia.org/wiki/Sitrik_asit
http://www.merakname.com/sitrik-asit-nedir/
Yazıma gelen sorular oldu, hemen onları cevaplamak isterim:
- Pahalı değil mi? Ben kilo ile alıyorum. Kilosu 40 TL. Yarım kilosunu 2 aydan fazla süre kullanıyorum sanırım. Ki ben her gün çalıştırıyorum makineyi. Bu arada uyarılar üzerine araştıdım. Çin'den ithal limontuzunu kilosu 3,88 TL'den satıyorlar (http://www.kimyasalfiyatlari.com/index.asp?git=d&id=55). Gıda hammaddesi olarak da kilosu 7 TL'den satılıyor (http://www.gidahammaddeleri.com/urun/limon-tuzu-parca-1kg/465). Doğal ürün pazarında ise kilosu 14 TL'den satılıyor (http://www.sadepazar.com/LIMON_TUZU_250_gr_U4309.html). Ben küçük bir kasabada oturuyorum. Buradaki köylüler kendileri yapıyorlar sanırım limon tuzunu, çünkü her zaman bulunmuyor pazarda. Sanırım o nedenle pahalı satıyorlar. Limontuzunun kalitelisi, kalitesizi oluyor mu diye araştırdıktan sonra internet üzerinden satın almak bana daha karlı gelecek sanırım.
- Arapsabunu veya boraks ve karbonat karışımı kullansak olur mu? Her makinede farklı sonuç veriyor olabilir gerçi ama benim makinemde limon tuzu haricindekilerin hepsi camlarda matlık ve/veya metallerde su izi yaptı. Ayrıca arapsabununda, diğer tüm sabunlarda olduğu gbi kostik var, sık kullanılmasa iyi olur (Kostiksiz un üretiminin mümkün olmadığı hakkında bkz: http://sabunagaci.com/2012/04/17/kostiksiz-sabun-olur-mu/) (Kostik riskleri için de bkz.: http://www.kostik.gen.tr/kostik-tehlike.asp. Ancak unutmamak gerekir ki tüm sabun çeşitlerinde kostik var ve insanlar vücut temizliklerini yüzlerce yıldır kostikle üretilmiş sabunlarla yapıyorlar: http://www.kostik.gen.tr/kostik-tehlike.asp ve http://www.kostik.gen.tr/kostik-tarihi.asp). Boraks zaten tehlikeli bir madde, çocuklu evde bulunmasa daha iyi olur. Ben yenilebilir ürünleri kullanmayı terci ediyorum.
- Makine bozulmuyor mu? 5-6 senedir tuz yerine limontuzu, parlatıcı yerine de sirke kullanıyorum. Makinem hala taş gibi. Deterjan yerine limon tuzu kullandığım son 6 aydır da herhangi bir sorunla karşılaşmadım. Karşılaşsam da önemli değil ayrıca. Tamir ettiririm, yedek parçasını değiştiririm; olur biter. Yeter ki bende sağlık sorunu olmasın. Makinenin bozulacağı şeklindeki ifadelerin şehir efsanesi olduğunu ve kimilerinin işine geldiğini düşünüyorum.
- Limon tuzunu makinenin neresine koyuyorsun? Bulaşık makinesi tuzu yerine kullandığım zaman, tuz bölümüne dolduruyorum. Bulaşık deterjanı olarak kullandığım zaman da her yıkamada deterjan gözüne koyuyorum.
- Limon tuzu dediğimiz, turşu tuzu mu? Evet, turşu yapımında da kullanılıyor. Ama turşu tuzu ile kastedilen kaya tuzu filansa, hayır, limon tuzu, normal tuzdan farklı. Yukarıdaki linklere bakabilirsiniz. Limon tuzu, yani aslında sitrik asid, E330 kodu ile koruyucu olarak pek çok gıda maddesinde kullanılıyor. Reçel yapımında da geleneksel olarak kullanılmaktadır. Doğu yörelerimizde ekşili dolma yaparken ya da salatalarda limon ve tuz yerine suda eritilerek kullanılır.
- E330 kanserojen değil mi? Hayır, değil. Bu da sık duyduğumuz için doğru zannettiğimiz şehir efsanelerinden biri. Ben zaten paketli ürün yememeyi tercih ediyorum. Sitrik asit de neticede bir kimyasal ve yemeklerin içine eklenmesinden hoşlanmıyorum. Ama az miktarda gıda olarak tüketildiğinde herhangi bir zararı olacağını düşünmüyorum. Yine de Doğu illerine yaptığımız geziler haricinde, limontuzunu hç gıda olarak tüketmedim. Bulaşık makinesinde kullanmanın ise zararlı olacağını düşünmüyorum. Bu konuda bir tartışma için bkz.: http://www.klasikyoga.com/forum/index.php?action=printpage;topic=2630.0 ve genel bir açıklama için bkz.: http://www.ggd.org.tr/sehir_efsaneleri2.php?id=47
- Benim makinemde deterjan olmazsa bulaşıklar yağlı kalıyor? Makinenizin içinin temiz olduğundan emin olun. Bazen yemek artıkları, su püskürten pervane üzerindeki delikleri tıkayabiliyor. Bu durumda o delikleri bir kürdan yardımı ile açmanız gerekiyor. Eğer delikler tıkalıysa, deterjanın kimyasal özellikleri yağı söküyor ama aslında susuz yıkanmış oluyor, az suyla yani. Deterjan koymayınca da yıkanmadığı belli oluyor. Bir de makinenin en altında bir süzgeci vardır. Onu da arada çıkarıp fırçalamak, deliklerini açmak ve sirke ile yağda arındırmak gerekir. Yine de yağlı çıkıyorsa, bence servisi çağırın, belki makine ile ilgili başka bir sorun vardır. Çünkü limon tuzu koyup da 70 derecede yıkanan bulaşıkların yağlı çıkmaması gerekir. Düşünsenize, sitrik asit... Muhakkak tertemiz yapması gerekir, hem makinenin içini hem de bulaşıkları.
- Bulaşık makinesi için koku giderici ürünler var? Onlar yerine de suyunu sıktığınız limonun kabuklarını tavsiye ediyorum. Ben çatal bıçak sepetine koyuyorum. Sizin için makinede uygun olan neresi varsa, oraya koyabilirsiniz. Gerçi limon tuzu kullanınca zaten hiç koku olmuyor ama ekstradan limon kokusu isterseniz, aklınızda bulunsun... Portakal, mandalina ve elma kabuğu kullananlar da varmış. Önce kokuyu gidermeyen deterjan yapıp, sonra da koku giderici ürün pazarlıyorlar. Akıl alır gibi değil!
- Evde enzim üretmek ve her türlü temizlikte onu kullanmak mümkün. Ama ben tembelim :) Enzim üretmekle uğraşamıyorum. Sabun cevizini zaten her türlü temizlikte kullanabiliyorum. Limontuzu da kolay temin edilebilir, her zaman bulunabilir bir madde. Ayrıca enzimle temizlik için, baştan deneme yanılma yolu ile yıkama yapmam ve oranları belirlemem lazım. Kim uğraşacak? Ben sabun cevizi sıvısı ve limontuzu ile rahatım şimdilik.
- Limontuzu farklı kalınlıklarda oluyor, robotta çekip inceltmek gerekir mi? Kesinlikle hayır! En kalınını bile kullandım, böyle bir parmak boğumu kadardı her bir tanesi; yine de suyla temas edince çözüldü. Ne temizlikte, ne de makinede sorun yaratmadı. Camları filan da çizmedi. Robotta inceltmekle uğraşmaya değmez.
- Camlarda matlık yaptı? Bu durumun çeşitli nedenleri olabilir. Bulaşık makinesinin tuz ve parlatıcı bölmelerinin dolu olduğundan emin olun öncelikle. Sonrasında bulaşık makinesi pervanesinin üstündeki deliklerin açık, makinenin alt tarafındaki süzgecin de temiz, yağsız ve gözenekleri açık olduğundan emin olun. Limontuzu olmadan yüksek ısıda çalıştırmayı deneyin. Eğer yüksek ısıda çalıştırdığınız halde yağlar arınmıyorsa, makinenin servisini çağırın. Eğer servis de herhangi bir sorun tespit edemediyse, makineniz iyi yıkamıyor demektir. Bu durumda deterjansız yıkama yapmak, sizin makinenize uygun değildir.
Meraklı annenin not; Şimdi ki meselemiz, limon tuzu nasıl yapılır olmalı.
Kalın sağlıcakla
Araştırmacı anne
hep söylüyorum bayılıyorum senin bu doğal haline kıreminden deterjanına kendin yapmana
YanıtlaSillimon tuzu büyülü gibi söylemişimdir belki bir keresinde su ısıtıcından bıkıp atmışlığım bile var kireç yüzünden şimdi hep parıl parıllar
bu arada bochun kireç çözüleri nefis altı ayda bir kullanıyorsun ve bugüne kadar görmediğim şekilde makinanın içini bile parıl parıl yapıyorlar ama doğalı en güzeli tabii ki
makinada yarım saatlik kısa programda sıvı deterjanla yıkıyorum sonrasında duruluyoruz her daim, çamaşırlarda da böyle, senin gibi yapabilmeyi isterdim doğrusu ama tembelim yahu
YanıtlaSilay pess dedim okurken valla.. nasıl becerikli insanlar var bu alemde.. utandım kendimden..
YanıtlaSilsüpersin yarın ilk iş alıp deniycem. sonucu bildiririm.
YanıtlaSilBenim bulaşık makinasını tercih etmemin nedenlerinden biri elle yıkamaya göre anlamlı ölçüde su tasarrufu yapmak. O yüzden makinaya koymadan önce sudan geçirmek, hele sıcak suda fırçalayarak yıkamak su sarfiyatını çok arttırmıyor mu? Katı atıkları peçeteyle sıyırıp almak iyi de bu şekilde neredeyse iki kez yıkama yapılıyor. Bana pek çevre dostu gelmedi.
YanıtlaSilCigdemcim ne iyi ettin de bu konuyu paylastin. Hemen baslayacagim icime sinen bir bilgi olmus. Deterjan yerine limon tuzu toz olarak satiliyor mu acaba merak ettim
YanıtlaSilÖNCELİKLE ALLAH RAZI OLSUN DİYORUM
YanıtlaSilNE KADAR FAYDALI BİR PAYLAŞIM OLMUŞ
BU GÜNDEN TEZİ YOK LİMON TUZUNA ÜYE OLACAĞIM
İYİ SONUÇLARINI ALIR ALMAZDA ÇEVREME YAYACAĞIM,
DÜNDEN BERİ YENİ ALDIĞIM ÇAYCININ KİREÇLERİNİ NASIL HALLDERİM DİYE DÜŞÜNÜYORDUM
İYİ OLCAK HASTANIN DOKTOR AYAĞINA GELDİ:)
HAYIRLI SABAHLR ARKADAŞIM
çiğdemcim ben de bu yazıyı okumuştum.ilk fırsatta deneyeceğim ama eminim sen benden önce denersin lütfen sonuçları paylaşırmısın?
YanıtlaSilözlem
Parlatıcı yerine ben de yıllardır sirke kullanıyorum. Ama limon tuzunu ilk defa duyuyorum.
YanıtlaSilKesinlikle deneyeceğim. Çok faydalı bir post olmuş. teşekkür ettim.
Çiğdem'cim,
YanıtlaSilSüper paylaşım. Ben de parlatıcı olarak senelerdir elma sirkesi kullanıyorum, tuz hiç kullanmıyorum- sürekli ışığı yanıyor, deterjan olarak ise doğal bir marka kullanıyordum, limon tuzuna geçeceğim.
Yaşşaaaa..
Ben de yıllardır kullandığım limonların kabuklarını bulaşık makinasının kaşıklığına bırakırım her bulaşık için yarım kabuk yeterli oluyor hem bulaşıklar pırıl pırıl çıkıyor hem de kötü kokulardan arınıyor. Makinanın temizliği de cabası... :) Tebrik ediyorum sizi. Sevgilerimle...
YanıtlaSilİmza: Annesinden öğrendiği fikri yazan teyze
Bayıldım bu fikre !
YanıtlaSilHer derde deva "limon tuzu" daymış meğer..
Bende bundan sonra aynen dediğini yapacağım..
Valla cok iyiymiş..