Merhaba,
Bahçede ki çimleri biçiyorum. Ama makasla, niye çünkü çok uzamışlar ve makina almıyor. Makasla kesmek o kadar zor ve ellerde nasır, kürek kemiklerinin çevresinde öylesine tatlı ağrılar yapıyor ki, birdahaki sefere, ajandama not alıp, kesim işlemini iki haftayı geçirtmeyeceğim Cem e.
Çimbiçme makinamızda 20 yıllık. Manuel. Ne elektrik, ne benzin nede kirlilik derdi var. :-)
Çevreciyiz yani.
Farkettiniz mi kesilen yerleri, süper dimi. Aman bir haz ben de, çıkıp çıkıp bakıyorum kestiğim çimlere, daha doğrusu arap saçına. Çim çok zor buralarda, sıcağa dayanmıyorlar mallesef.
İncir de bu sene Temmuz da, tam da bizim taşındığımız gün, eşyalarımız eve girdikten ve kamyon gittikten 10 dk sonra başlayan fırtınalı yağmuru yediği için meyveleri hep patlıyor. Kuşlar ve arılar bayram yaptı, yapıyor.
Incir in hemen önünde tutsam mı tutmasam mı diyen bir erguvan var. Dibinde zambaklar. Herşeyi öğrenmek için çok çalışmamız lazım çoook.
Hemen ardında keyf kaavesi tabii.
Neredeyse tüm bahçeyi biçtim. Ama ben de bittim, e akşam yemeğini pideciye gidelim dedik.
Burada çökelek ile soğanlı ve otlu yapılan bir kahvaltılık yada yemeklik bir tarif var, çingeli pilavı diyorlar, onunla yapılmış pide yedik, nefisti. Ada kız tabiki pilav üstü nohut ve yoğurt yedi.
Süt aldığım yerde maalesef çökelek yok, inek de nedense bu aralar süt
vermiyor, sanırım keyfi kaçık. Tüm gün tarlalarda otlanıyor, hava
sıcaklığı olabilir sebep. Çingene pilavı tarifi sonraya ama deniz
börülcesi ile öğrendiğim omletli tarif yeni. İstanbul da tanesine 4 tl
verdiğim demetler burada 1,5 Tl. Hatta kassam gider toplarımda ama
oralara gelemedim daha.
Bir yerli dost tan öğrendim. İşlemler aynı, tarif için bir tık. Sadece
sıyırdıktan sonra soğanla, zeytinyağı yada tereyağ ( buranın tereyağıda
çok güzel) ile kavurup üzerine yumurta kırıyorsunuz. Nefffis. Foto yok
maalesef, sonra aklımıza geldi :-)
Akşam yemeğinden sonra, merkezdeki 1600 yılında ekildiği üstünde yazan, adını kaaveye veren, ''çınaraltı kaavenin'' orada ki parka gittik, Cem de berbere gitti. Ada oynadı ben de, kaavede yer yok hemde Ada yı kalabalıkta göremiyorum diye parkın içinde ki banklara oturdum.
Velhasıl tam da tüm kalabalığın orada olduğu saatte, bir çatırtı, katırtı koptu. Deprem oluyor dedim ama hiçbiryer sallanmıyor. Döndüm ve gözümüzün önünde kurumuş, bayağıda heybetli, ağaç gövdesi önce mavi tentenin ve şemsiyelerin sonra da insanların üstüne elektriği de keserek devrildi.
Aman Tanrım, bir grup dışarıya, diğer grup insan ise içeriye doğru koşturma ve bağırışlar başladı. Hemen dua edelim dedim korkan kızıma, insanlara bişey olmasın diye ve kalabalık yerlere böyle koşulmaması gerektiğini anlattım, yoksa yaralı varsa nefes alamazlar. Onlara yardım etmeye gelenler gelemezler dedim ama kuzu korktu tabi.
Sonra bir an Cem aklıma geldi, ya, dur şu kızlara birer soda alayım diye kaaveye girdiyse, aldım elime telefonu tam Cem i arayacakken, o beni aradı, nasıl telaşlı bir ses, bizi kaavede oturdu zannetmiş, ömrümden ömür gitti dedi. Sarıldı durdu bize tüm gece. Allah kimseyi ayrı düşürmesin. Amin.
Umarım yaralı yoktur, kuruyan ağacı kesmeyen belediye de bence biraz daha dikkatli olmalı..
Kalın sağlıcakla.
Heyecanlı anne
cnm benim çok geçmiş olsun.
YanıtlaSilgüzel yazılar yaz sen
hep iyi haberler ver bize ki ben de şu borçlarımızı bitirince oralara gelme fikrini hep taze tutabileyim..
geçmiş olsun
YanıtlaSilOh ellerinize sağlık...
YanıtlaSilaaa siz yeni tasinmadiniz mi yine mi tasiniyorsunuz baskana anlattiklarin pek keyifli yoksa sevmediniz mi orayi neyse canim cok sükür sizler iyisiniz ya baska söze gerek yok sanirim kal saglicakla sevgiler♥
YanıtlaSilGelmiş geçmiş olsun Çiğdem'cim,
YanıtlaSilbir de Allah ayırmasın...
Öptüm!
Tam nerelerdesiniz anlayamadım ama, sanırım büyük şehri terk edip aynı coğrafyayı paylaşanlar grubundayız..Heyacanlı bir gün olmuş ama kahveler harika gözüküyor..Datça'dan sevgiler
YanıtlaSilÖzlem cim,
YanıtlaSilEpeyidir yazı yok. Iyisiniz mi, ne oldu kitap okumaya mı verdin kendini :-)
Şirin anne
----------------------
Adc şeker,
Hoşgeldin,
Dur ben de sana geleyimdir, ziyarete. Sağol, varol.
Oh diyen anne
-----------------------
Petek, Sen de hoşgeldin.
Afiyet olsun.
Hamarat anne
-------------------------
Gügü,
Yoooooo
Yanlış anlaşılan anne :-)
-------------------
Aslı,
Sağol varol. Bekliyoruz.
Davetkar anne
-----------------
Sahilde ki ev,
Dalyan hayatım. Aynen.
Bekleriz.
Bi de öperiz.
Dost anne