Merhaba,
Gideli epey oldu, Aydın şehrine gittik biz, İstanbul dan dönüşte.
Hedef '' İpek Hnm Çiğftliği'' ne gitmekti, e Nazilli ye gitmeden bir gün Aydın da kalalım da öyle sakin ve dinlenmiş gidelim çiftliğe dedik. İyiki öyle yapmışız. Ertesi sabah, nefis kahvaltıdan sonra yola çıktık, ne verimli bir yer, ne güzel insanlar.
Çiftlik yazısı da yolda.
İşte buyrun;
Gündüz gördüğümüz de, biraz büyük bir meydan değil mi diye düşündük, ama gece hiç de aynı fikirde değildik. Harika bir meydan, hertarafından neşe ve hareket fışkırıyordu.
Motor lu gruplar, paten kayanlar, bisiklete binenler..
oturup seyredenler, çekirdek çitleyenler, duvarlardan kayanlar..
Havuz harkulade, zaten su oyunları tüm ailem seviyor. Bayağı bir oyalandık meydanda.
Bir de çevresi, apartman değilde, tek katlı evler olsaydı, tadından yenmezdi herhalde. Dolaştığımız tüm küçük şehirler de maalesef bir büyük şehirleşme ve üst üste oturma histerisi var.
Bir karton parçası ile bütün çocukla bu yapay çimlerden aşağıya kayıyorlardı. Ada da öğrendi ve çok eğlendi.
Aynı akşam ''kadir gecesi'' idi, bir diğer cami de dağıtılan nefis lokma yı aldık, dış duvarında sakince oturup, duaları dinledik, amin dedik çekirdek ailemle. Ada ya hikayeler anlattık, olayın kendisini kavrayabilmesi için. İmam siyasete girince de kalktık :-(
Kaldığımız oda nın penceresinden bir görünüm. Aydın a yaklaşırken, kalacak yerlere baktık. Ucuz olsun sadece bir gece kalacağız ve sadece yatak kullanacağız dedik. Öğretmen evi 35 Tl ama doluydu, bir oda vardı ama tuvalet ve banyo ortaktı. Olmaz sağolun dedik. Kalacağımız pansiyonu aradık, Dinç Pansiyon, 60 Tl oda. Kahvaltı yok dendi. Ok dedik. Kalacağımız yeni yerlerde yeni fırınlar ve ürünler keşfetmek herzaman hoşumuza gider nasılsa.
Pansiyona vardık, aa.. odada banyo yada tuvalet yok. Sorduk. Yok dedi gayet normal. E birşey söylemediniz dedik ama öyle bir bakıyor ki genç arkadaş bize, anladıkki Aydın için normal bir durum. Biz anormaliz. :-)
Neyse bize başka bir banyosu olan odayıda tahsis ettiler de rahat ettik. Yani lafın gelişi, iyi niyetliler ama hijyen sıfır dı. Gerçi yatak örtülerinden taviz vermediklerini söylediler ama bir tek o detayla bu iş yapılmaz değil mi. Oysa yeri güzel, bina güzel, şehir güzel. Nedir ki atla deve değil değilmi, temiz tutmak, duş ve lavabo deliklerini akar tutmak.
Dinç pansiyonda kalmayınız.
Sokaklar bir harika, camiler muhteşem.
Özellikle bu caminin çevresinden ayrılamadık bir türlü.
O kadar bakımsız ama bir o kadar güzel.
Çiş kokmaması lazım bu güzelim yerin.
İlim yayma cemiyeti, ?? içinde kalıyorlar, iç taraf bakımlı ama dıştan neden bakım yapmıyorlar anlaması imkansız.
Bazan bir arkadaşımızın söylediği beni ilk anda şaşırtan ama sonra ''haklı ulan'' dedirten sözü aklıma geliyor; Öyle çok ki, tarihi eserlerimiz, kıymetini bilmiyoruz!! kabul edilebilir gibi değil değil mi?? ama bence doğru.
Yakında ki harkulade park.
Yine yeniden aynı cami. Dıştan.
Sokaklar harkulade, eski evler. Çocukluğumun Suadiye si ve Istanbul unu hatırlattı bana.
Keşke bu değerleri kaybetmesek.
teyzem le selamlaştık. Ne güzel.
Ve fırınımız. Ruhum orada kaldı. :-)
Aydına a giden olursa bu harkulade peksimetleri peynirle yada zeytinle denemeden geçmeyiniz.
Biz yiyemedik ama, usta kendi sarıyormuş. Süper değil mi.
Zevk anı.
Muhteşem görüntü.
Dalyan da, pardon Ortaca da da var bir fırın. Bir gün de onu yazmalı.
Dedim ya ayrılamadık bu ilim yuvasından !
Bu da arkadan görünüş. Her haliyle güzel.
Güzel bir tecrübeydi Aydın, bir daha gidilir mi, gidilir valla.
Kalın sağlıcakla
Gezerek anne
4 yorum:
Memleketim başkadır..
Küçücük şirin bir şehirdir Aydın. Ben Ege'yi tüm şehirleriyle seviyorum zaten. Kalbimin bir yeri Ege'ye ait :)
Aaaa Tolgaaa, bilmiyordum.
Nasıl gidiyor ''maya'' işleri.
Aileye selamlar.
samimi anne
Özlem,
Ege güzel ama bana Akdeniz daha uygun.
Gerçi şu an heryer çok gürültülü ama olsun.
Öperim
zuccini kelimesini seven anne
Yorum Gönder