Merhaba,
Yine önceden kalan bir yazı, kayıtlar için paylaşayım.
Bu yazılar, taslak olarak kaydediliyor ve orada, listede gördükçe beni rahatsız ediyor. O yüzden buyrun;
İçimde bir sıkıntı. Ha diyeceksiniz ki, hayat devam etmiyor mu ? Ediyor ama işte bugün huzursuzum.
Bana olmaz pek hayırdır diyelim.
Sizlere bana bilimkurgu hikayesi gibi gelen bir olay anlatayım.
Günlerden birgün, gülün dibini havalanması için çapalarken, az daha zarara vereceğim diye ürktüğüm bir tırtıl çıktı karşıma. Aman zarar vermeyeyim diye hemen kapadım üstünü bu şekerin. Sonra bir tane daha, yine kapadım üstünü.
Çapalama bitti, öğleden sonra Nermin e gittim, bahçede biraladık, sohbet ettik. Yine nice güzel hikayeler anlattı bana, bilgiler verdi. Derken, geçen sene bazı bitkilerin kökleri ile birlikte hoop ellerinde kaldığından ve tırtıla benzer bir böceğin bu işi yaptığından bahsetti, tanımlama yaparken, anladım ki benim bahçede bizim gül ün dibinde bulduğum tırtıllardan bahsediyor. E ben onları çok şirin diye geri yerine koydum.
Büyük hata meğer bu sevimli şeyler, bitkilerin köklerini yiyorlarmış ve bitkinin yaprakları sararıyor aa... ne oluyor derken elinizde kalıveriyormuş.
Büyüyünce de böcek olup uçuyorlar.
Yan komşumda zehirli onlar hem büyüyünce ortadan kesilse bile iki tane oluyorlar falan diyince merakım iyice arttı. İnternete bakındım ve bakın neler buldum.
Bilgi, ağaçlar. net ten;
[Polyphylla spp., Melolontha spp.,Anoxia spp. (Col.:Scarabaeidae)]
Tanımı, yaşayışı ve zarar şekilleri
Yurdumuzda Haziranböceği, Manas, Kadılokması ismi verilen Polyphylla
turkmenoglui Petr. ve P.fullo L.; Mayısböceği ismi verilen Melolontha
melolontha (L.) ve M.albida Friv. ile Çizgili haziranböceği ismi verilen
Anoxia orientalis Kryn., çeşitli meyve fidanları ve ağaçlarının
köklerinde zarar yapmaktadır. Bu böcekler büyük yapılı olup, renk ve
şekil bakımından birbirinden oldukça farklıdır. Erginlerde vücut
dışbükey ve sağlam bir yapıdadır. En tipik özellikleri, antenlerinin uç
kısımlarının yelpaze şeklinde olmasıdır. Yelpaze şeklindeki anten,
erkeklerde daha bariz şekilde büyüktür. Larvaları tombul ve daima C
harfi şeklinde kıvrık olup, ağız parçaları ısırıcı çiğneyicidir .Larva
dönemlerini toprakta geçirirler. Haziranböceği erginleri, haziran-temmuz
aylarında güneş battıktan sonra, Mayısböceği erginleri ise
mayıs-haziran aylarında uçarlar.
Haziranböceği dişileri, çiftleştikten sonra yumurtalarını, toprağın 1-20
cm derinliğinde bir yuva içerisine bırakırlar. Haziran-temmuz aylarında
yumurtadan çıkan larvalar, toprağın daha derin kısımlarına inerler.
Eylül-ekim aylarında ikinci dönem larva haline geçerek, bitkilerin ince
kökleri ile beslenirler. Daha sonra toprağın 50-90 cm derinliğine iner
ve burada kışı geçirirler. Haziran başında üçüncü dönem larva haline
geçer ve ertesi yılın mayıs ayına kadar bu dönemde kalırlar. Mayıs
ayında bir yuva içinde pupa olur ve haziran-temmuz aylarında erginler
çıkar. Bu zararlılar genel olarak iki yılda bir döl verirler.
Bu zararlılar polifag olup; elma, armut, ayva, şeftali, erik ve kiraz
gibi kültür bitkieri ile paulownia köklerini tercih ederler. Yumuşak
çekirdekli meyve fidanlarında ve hümüslü kumsal topraklarda, daha fazla
zarar yaparlar. Bu türlerin erginleri bitkilerin toprak üstü
kısımlarını, larvaları ise köklerini yiyerek zararlı olmaktadır. Ancak
esas zararı, fidanların ve ağaçların köklerini yemek suretiyle, larvalar
yapar. Bu zararlılar, özellikle fidanlıklar için çok önemlidir.
Doğal Düşmanları
Bu zararlıların bilinen en önemli doğal düşmanları, hem larvaları, hem
de alacakaranlıkta uçan erginleri yiyen çeşitli kuş türleridir.
Mücadelesi
a) Kültürel önlemler
Bu zararlılarla mücadelede kültürel önlemler çok önemlidir.
Fidanlıklarda ve plantasyonlarda alınması gereken kültürel önlemler
aşağıda verilmiştir:
Fidanlıklarda alınması gereken önlemler :
- Ergin böcekler, yumurta bırakmak için otlu yerleri tercih
ettiklerinden, haziran-temmuz aylarında ot temizliğine özen
gösterilmelidir.
- Temmuz-ağustos aylarında toprak işlemesi yapılarak, yeni bırakılan
yumurtaların güneş ışınlarına maruz kalarak ölmesi sağlanmalıdır.
- Fidanların sulama, gübreleme, vs. gibi bakım işlemleri zamanında ve
tam olarak yapılmak suretiyle, sağlıklı olmaları sağlanmalıdır.
- Bu zararlılarla bulaşık fidanlıklarda, kullanılacak çiftlik gübresi
önce ilaçlanıp, iyice karıştırıldıktan sonra, açıkta bekletilmeden
toprağa karıştırılmalıdır.
- Fidanlar sökülürken ve söküm tamamlandıktan sonra, parseller derin sürülmeli ve görülen larvalar toplanıp imha edilmelidir.
Plantasyonlarda alınacak önlemler:
- Yumurta bırakmak için, hububat ekili ve yabancı otlu olan yerleri
tercih ettikleri için bahçeye, ara tarım şeklinde hububat ekilmemeli,
özellikle haziran ve temmuz aylarında ot temizliğine özen
gösterilmelidir.
- Bahçe sonbaharda, 20-30 cm derinliğinde sürülerek, larvaların açığa
çıkması ve kuşlar tarafından yenilmesi sağlanmalıdır. Mayıs ayında 15-20
cm derinliğinde sürülerek, toprakta bulunan pupalar tahrip edilmelidir.
Temmuz-ağustos aylarında yapılacak toprak işleme ile de yumurtaların
güneş ışığına maruz kalarak ölmesi sağlanmalıdır.
b) Mekanik mücadele
Gerek fidanlıklar ve gerekse plantasyonlarda böceklerin uçuş saatlerinde(saat 20.00-22.00), erginler toplanarak öldürülmelidir.
c) Kimyasal mücadele
Bu zararlılara karşı, bütün ağaçlarda değil, sadece larvaların
bulun-duğu fidan ve ağaçlarda kimyasal mücadele yapılmalıdır. Zarar
belirtisi gösteren ağaçlarda ise, sadece taç izdüşüm alanları
ilaçlanmalıdır. Fidanlar için izdüşümü alanı 1 metrekare olarak kabul
edilir.
İlkbaharda, 0-20 cm toprak derinliğindeki toprak sıcaklığı 9-10°C ye
ulaşıp, larvalar faaliyete başladığı zaman (genellikle mart ayından
itibaren ) ikinci ve üçüncü dönem larvalara karşı bir ilaçlama yapılır.
Sonbaharda ise, yörelere göre değişmekle birlikte, ilk yağmurlardan
sonra, larvalar toprak yüzeyine yakın ve özellikle çoğu ikinci dönem
başlangıcında olduğu zaman (genellikle eylül ayında) bir ilaçlama
yapılabilir. Ancak önemli olan ilkbaharda yapılacak ilaçlamadır.
Kalın sağlıcakla
Toprak anne
2 yorum:
Okuyunca tüylerim diken diken oldu:(( Neden mi? Bak, iki yıl önce ne yazmışım:
http://begonvilliev.blogspot.com.tr/2012/09/iste-leylak-ve-gullerin-katili.html
Bu zararlı korkunç bir şey. Moralini bozmayayım ama mücadelesi çok zor.Umarım bahçeni bu korkunç yaratıktan kurtarabilirsin.
Güzel ve faydalı bir yazı olmuş :)
Yorum Gönder