Bazan kısa yürüyüşlere çkıyoruz. Ada kız soruyor, nereye? İşte diyoruz, biraz yürüyelim.
Sonra yürüyüş başlıyor, kısa yürüyüş uzuyor, kimi zaman mahallemizin içinde ( e mahalle oldu ya beldemiz) kimi zaman dışında, kısa yürüyüş oluyor uzun yürüyüş.
Manzaralar burada olmamıza rağmen herzaman bizi bizden alıyor çünkü.
Doğa o kadar muhteşem ki, hani insanlar hiç ellemese ne güzel olur diyoruz.
Yürüyüşlerde Poyraz da bizi bırakmıyor, bir gürültü, kıyamet ve çok şeker köpekler eşliğinde yürüyoruz.
Cem cimm " cool adam" olmuş bu fotoğrafta. Elinde ki kutu da benim, gördüğümde almadan duramadığım küçük kutulardan. Siparişler için küçük kutulara ihtiyacım oluyor. O gün de bir küçük kutu dağı vardı hotel in hemen dışında ama ancak bir tane alabildim, sonra gittiğimde tüm kutular alınmıştı :(
Poyraz ımız. Burada bir arkadaşımızın çocuğunun adı Poyraz. Bize kızıyor, Poyraz demeyin ona. Ah bitanem ismini biz vermedik diyoruz.
Bir nehir kıyısı hote i, yeni ve çoook uzun iskele yapıyor. Dur diyen yok, sazlıklar kesiliyor, daha çok oturacak yer yapılıyor. Kanun kural olmayınca kimseyi durduramıyoruz tabi. Fakat renk kontrastı süper değil mi.
Yağmur başladı, gökgürültülü, poyraz kayıp, çok korkuyor gökgürültüsünden. Garibim.
Öperim.
Kiracısı hala ödeme yapmamış anne.
1 yorum:
Çok güzel görüntüler! Keyifli yürüyüşlerinizin devamı gelsin. Poyraz ne tatlı! Arkadaşınız neden rahatsız oluyor ki. Bu isim masum, güzel bir canlıya da söylense ne olur? Ben kedilerime en sevdiğim arkadaşlarımın isimlerini vermiştim ve hiç sorun etmemişlerdi. İpek, Jale, kulaklarınız çınlasın.
Yorum Gönder