29 Haziran 2010 Salı


Evvveeettt, uzun bir tatil arasindan sonra merhaba. Oyle cokda uzun degil canim topu topu 10 gun. Ehii...

Ustteki resim, aile saadeti, sonsuz hizmet anlayisi, geysalik v.s gibi duygulari anlatmak icin bu siteye konmustur. Alev ve Yasar. Tire de , Kaplan lokantasindayiz ve otlar, kabak cicegi dolmasi, ve nice zeytinyaglilari mideye indirmeden az evvel.

Yandaki resim ise ilk bulustugumuz nokta, Susurluk ta bir outlet. Kizlarin cantalarina ve sapkalarina dikkat. Birbirlerini gorunce oyle mutlu oldular oyle cigliklar attilar ki tatil basladi dedik.

Simdi pilates zamani icin kucuk bir ara..

Sportif anne.

10 Haziran 2010 Perşembe

ekleme


Heyo.... yasasin Ceeem. ''My dady is the strongest guy in the World'' diyor Ada. Resim yukleyebiliyorum. Yukarida gorulen oyuncak Ada ya bir milyoncudan aldigim oyuncak.

Ustteki resim, dondurma kabi olarak kullandigim, Pasabahce den aldigim buzluga ait.
Natulious- Pasabahce de calisan yonetici hanima birkac sozum olurdu buradan amma vaktim yok. Ne nezaketsiz bir kadindi o oyle. Guzelim magaza oyle bir calisan.

Sevincli anne
Cigdem

denem

Yararli bilgiler

Merhaba,

Gelecek hafta tatildeyiz ama biz Ada ile bu haftadan tatile basladik. Hep evdeyiz ve hic sikilmiyoruz. Dun tv de ''yedi kocali Hurmuz'' u bugun Elisabeth i seyrettik.

Kizim ise CD leri ile birlikte Ingilizce kitaplarini okuyor. Parmaklari ile satirlari takip ediyor. Bir iki kitabini onermek istiyorum ama maalesef bu sefil blog a resim gonderemiyorum bir turlu.

Ufak iki bilgi vereyim;

* Mutlu bir çocuk büyütmenin olmazsa olmaz şartları neler?
0-3 yaşı söyleyeyim mi? Tek bir kelime: Emniyet. Çocuk, kendini güvende hissetmeli. 0-3 yaşın oyuncağını söyleyeyim mi? Mimikleriniz ve jestleriniz: “Neredeymiş benim bebeğim? Gel babası gel, bir, biir, biiir...” Bu tür sevgi sözcükleri sarf etmek. Ve dokunmak çok önemli. Bebek, 10 buçukuncu günden itibaren anne karnında sıvılara dokunarak kendi motor sistemini geliştirir. Orada dokunma duygusunu hissedemiyorsa, gelişemez.
* Hamileyken de babanın annenin karnına dokunmasını hisseder mi?
Tabii tabii...
* Peki, bir çocuğa hiç dokunulmazsa ne olur?
Fena olur. Sevgiyle dokunulan çocuğun zihni gelişir, etrafı açılır. Zekanın ve zihnin gelişmesi için kitabi bilgi değil, inceleme ve araştırma kabiliyetini öğretmek gerekir. Bu da dokunmakla, sevgiyle sağlanır.
* Bir çocuğa gereğinden fazla dokunmak zarar verir mi? Hani sürekli anne-çocuk yapış yapış...
Çok güzel bir şey bu. Ama tabii dikkat etmek lazım çocuğu sıkabilir de. Oğlum kız arkadaşıyla geldiğinde, ona çok dokunmamam lazım.
* İdeal olanı ne?
İçinizden geldiği gibi davranmak.
* İçime sokmak istiyorsam çocuğumu...
Sokun...
* Çalışmıyorsak, çocuğumuza sürekli dokunabilme şansımız var. Ama çalışıyorsak...
Ben kadın çalışmalı diyorum. Çünkü bizler de kendi üretken dönemimizi yaşamalıyız. Benim beynimin içi durdurulamaz, bunu tabii ki yaşayacağım, tabii ki çalışacağım, kendimi gerçekleştireceğim ama çocuğuma da dokunacağım. Ben mesela işe giderken kızıma bir çakıltaşı bırakırdım her sabah. “Bu benim” derdim, “Beni temsil ediyor”. Çünkü onu beraber bulmuştuk, kimseye göstermiyorduk, aramızda bir sırdı, cebine koyuyordum. Geldiğimde ilk iş, kızım taşı gösteriyordu, “Bak burada, hiç yanımdan ayırmadım”. Oğlumla da bir bağ çubuğumuz vardı. Aslında bu doğada da var, çocuk battaniye emiyor, annesinin tülbentini emiyor. Orada bir duyu daha var, özellikle de 0-3 yaşta çok önemli: Koku. Kokunuzla kalın. Bazen çocuklarımız bir oyuncaklarına bağımlı olur, o oyuncağı yıkamaya, temizlemeye çalışırız. Yapmayın, onu kokusuyla, dokusuyla bırakın.
Bu dünyayı
çaktırmadan kadınlar
yönetiyor
* Biz yokken bakıcı ya da ona bakan kişi daha çok “dokunan” oluyor. O zaman “anne” o mu oluyor?
Biraz öyle maalesef. Yıkayan, temizleyen, besleyen ve uyutan çok önemli. Ben 0-3 bebeklerinin ailelerine “Aynı odada uyuyunuz” derim. Ama seks yine devam etmeli. Cinsellik için başka odalara taşınınız.
* Bazen şöyle örneklere rastlıyorum, kendi işinin patronu, 2 yaşından sonra da devam etse çok bir şey kaçırmayacak. Ama ne oluyor, çocuk 3 aylıkken bırakıp, haldır haldır işe gidiyor. Bu doğru mu, değil mi?
Bu tür şeylerin doğrusu yanlışı yok. O, onun üretken beyninin sonucudur. Hem gidebilir hem evde kalabilir. Ben de yaşadım böyle bir şeyi. Kızım 3 yaşındayken Amerika'ya gittim, 4 yaşına kadar yoktum. Tam bir yıl. Ama bir sürü dokunmatik şeyler bıraktım.
* Offff bir yıl çok uzun bir süre...

devami icin lutfen;

http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=14650566&yazarid=12&tarih=2010-05-07 linkine gidiniz.

Bir diger hikaye ki benim cok hosuma gitti. Kaynak Ayse Arman;

Anne, dışarıda alışverişteydi.
İki buçuk yaşındaki kızlarına, baba göz kulak oluyordu.
Aslında bu, pek de zor bir şey değildi.
Hatta hiç değildi!
Afacan şey, halının üzerinde “çay seti oyuncağı”yla oynarken, baba da koltuğunda gazetesini okuyor, arada sırada çocuğun kendisine çay seti oyuncağının minik plastik fincanlarıyla ikram ettiği suları, afiyetle çay niyetine içerek, oyuna iştirak ediyordu.
Derken anne, eve geldi.
Baba, anneye “Sus!” işareti yapıp, kızlarını izlemesini istedi.
Bu çok şirin hareketini, annenin de görmesini istiyordu.
Anne, minik kızın, elinde çay fincanıyla salondan çıkıp, biraz sonra içi su dolu olarak babasına getirmesini ve babanın da onu çaymış gibi içmesini bir süre seyretti.
Sonra gayet sakin bir tavırla, elindekilerle mutfağa geçerken, eşine seslendi:
“Uzanabildiği tek su kaynağının klozet olduğunu biliyorsun, değil mi!”
*
Bu yazıdan çıkan sonuç:
1-) Anneler, çocuklarını çok sever ve onlara dair her şeyi bilir.
2-) Babalar, çocuklarına dair birçok şeyi bilmez ama onlar da çok sever.

Bu arada Kagit v.s ye gorusmeye ve orada satj yapmaya baslamak istedigimi onlara anlatmaya gidiyorum ayrın. 10,30 da randevum var. Sans dileyin.

Bilgi icin;
http://www.kagitvs.com/suadiye.html

Bavul hazirlamam lazim.
Buse cik dogum gunun kutlu olsun. Alev iyiki dogurdun bu guzeli.

Mesgul anne Cigdem

8 Haziran 2010 Salı

Prinkipo

Gunaydin,

Prinkipo gitti. Bir arkadasimizin teyzesine. Yine Ada hic zorlanmadi ama bu ayrilik beni zorladi. Aynen emzirmeyi biraktigimizda oldugu gibi.

Pri yi hala ariyorum, sanki biryerden cikacakmis gibi. Ama ne yalan soyleyeyim, kahvalti tabaklarinin ortada durabilmesi de hosuma gitmedi degil. Dun salonu, balkonu ve bazi halilari camasir suyu ile sildim. Neden mi, giderken bana ayrilis hediyesi bol kokulu seyler biraktida ondan. Son numarasi idi. Birde dun sabah cantada kalan ve bin yıl onceye ait simit susamlarida her yerdeydi.

Yolu acik olsun Prinkipo.

Evde dondurma yapmanin yolunu buldum;

Aysun (aysunthesutcu) un getirdigi sutlerin kaymagini biriktiriyor ve daha sonra icine mevsim meyvelerini blender dan gecirip ekliyorum. Biraz vanilya, biraz seker hooop kalıba girip buzluga. Ada bayildi. Boylece disarida dondurma istemiyor. Istersede aa..aa.. evde yedin ya kizim diyorum, tamam diyor melegim.

Kalibi nasil yaptin derseniz; Pasabahceden aldigim buz kalibini kullaniyorum. Cubuk seklindeker ve kolayca kaliptan cikiyorlar. Fiyatı 12 Tl. Tavsiye edilir. Resimlerini yanda, orada burada gorebilirsiniz.

Teyzesi Ada ya Dora li bir kitap almis sagolsun. Yaninda ufak bir cd player var. Ada disarida bisiklete binerken bu player i bisikletinin sepetine koyuyor ve muzik dinliyor. Zamane cocuklari cok enteresan ona kimse bundan bahsetmedi ama boyle bir zevki var. Arada durup cd degistirmeleri is bir rituel. :-) Remzi Kitapevi, 45-50 Tl.

Dan Brown un kayip sembolu bence cok guzel. Da Vincinin sifresi ne yakin keyf alarak, hararetle okuyorum.

Dun Ada yi yakin bir arkadasimin kizlari ile oynamaya goturdum, orada bu kitabi bulunca kaldigim yerden devam etmek bana cok keyf verdi acikcasi. Fonda da kizlarin cıvıltıları vardı.

Arkadasim kizlarina pek guzel ve degisik oyuncaklar aliyor. Genelde Toyz dan aliyormus bilginize. Bende 1 milyonculardan yukarida gorulen makyaj aynasini ve dolabini aldim. Dun orada en cok oynadıgı oyuncaga cok benziyordu. Setine 10 Tl verdim. Aksam aaa.. bak Ada baba sana ne oyuncak almis yaptik. Ada cok mutlu oldu.
Tum cekmecelerine tokalarini doldurdu bile. Sacina toka takarkende aynasini kullaniyor.

Ada nin rutin goz ve ortepedi kontrollerini hava muhalefeti dolayısıyla iptal ettik. Artik henuz yer bulamadigimiz Dalyan tatilinden sonra.

Sevgiler
Rezervasyonsuz anne.
Blog a resim koyamayan anne also.

6 Haziran 2010 Pazar

Unutkanlik

Yahu insan bu kadar unutkan olabilirmi. Yas 43, demekki o beyin calistirma egzersizlerine baslamak gerekli. Bulmaca cozmeyide sevmemki. Sudoku kitaplari aldim ama Ada kizla birlikte birseye konsantre olmak maalesef mumkun degil.

Cumartesi gunu Mihrabat Korusundaydik,Yer Kavacik denilebilir. Manzara ve aparatif sandolar, servis harika, tuvaletler tertemiz ve bebek alt degistirme aparatlari mevcut. Ancak cocuk parki gunesli bir gun icin tamamen servis disi. Kaydirak metal ve guneste oradan kaymak mumkun degil, cok isiniyor. Salincaklar standart ama ayni sorun oradada var. SICAK. Kizim surekli oturamadigi dolayisiyla sikayet etti. Diger alanlar guzel ama 2 yas alti icin cok dikkatli olmakda fayda var.En iyisi siz yine oraya gidin ama cocugunuz mutlaka kucuk bir canta icinde oyuncaklarini yanina alsin ve diger masalardaki cocuklar ile sosyallessin. Biz sansliydik Ada dan buyuk iki kiz arkadas farkli zamanlarda orada oldugumuz sure icerisinde bize ve Ada ya mutlu bir gun yasatti.

Pazar gunu ise; Ada kiz babasiyla birlikte Haydarpasa daki bir tiyatro etkinligine katildi bugun. Nasrettin hoca ile alakali bir oyunmus. Ada bayilmis, babasida. Yagmur bastirmasina ragmen acik ama kapali hava etkinliginde pek zarar gormemisler. Kizim janglor seyrederken pek mutluydu. Ustelik ulasim cok kolay, tren. Ada kiz bayilir trene.

Ada kiz in bir diger Pazar gunu etkinligi ise ''kurabiye suslemeleri'' ydi. Dr Oetker sagolsun.

Urun cok ekonomik; 4 tl civari. Tam adi; Dr. Oetker, Susleme Glazürü ( Writing Icing ) Sekerli-Sugar. Icinde 4 ana renk var, ve kurabiyeler pistikten hemen sonra ustlerine, yaraticiliginizin seviyesine gore istediginiz gibi kolaycacik sekiller verebiliyorsunuz. Bizde agizli burunlu ayiciklar, kirmizi kalpler ve cesitli renkli papatyalar vardı. Resmini cekerdim ama kalmadiki :-)

Haftaarasi etkinlik arayanlara duyuru yapayim; ( Haberturk gazetesinden)

Carsamba gunu ( 9 Haziran ) Minik Sanatcilar Isbasinda Sanat Atelyesi nde saat 11-12,30 ve 13,30-15,00 arasi baski ve resim teknikleri, orff, gozluk olmadan ucboyutlu yapmak ve gormek, kabaran puf resimler, resim yapmanin en karısık sekli, onlarda cocuktu, dunyanin obur ucundan sanat gibi etkinlikler olacak. Ulasmak isteyenler icin rezervasyon; 0216 680 0010 GSM 0533 522 4717 ve adres;

Mihrabat Cad. Yahya Efendi Köşkü No:19/2 Kanlıca /Beykoz

Cocugunu İngilizce yaz oluluna gondermek isteyenler Plus International Pre-School, Ciftehavuzla i deneyebilirler, ben henuz gorusmedim ama tecrubelerimi en kisa zamanda blog umda aktaracagim.

Bu arada ekonomik ve arac aparati olan portatif dvd ile bilgisi olanlarin acil yardimlarini beklerim.



Bilgilerinize sunulur.

Gezgin anne Cigdem