5 Aralık 2013 Perşembe

Prity Soba

Merhaba,

Dalyan a gelince, biz hiç soba yakmayız zannediyorduk ammma yeni evimiz de geçtiğimiz Yaz hiç klima kullanmadık ve sadece bir hafta kadar ''hımm sıcak galiba artık dedik'' geceleri. O da Agustos da.  Şehir de ki gibi hiç ensem terleyerek de kalkmadım yataktan.

E, hal böyle olunca, Kasım ortalarına doğru geceleri 10 kat giyinmeye ve sıcak su torbaları ile aşk yaşamaya başladık. Gündüz bahçede güneşleniyor, gece evde donuyoruz. Ne yapacağız, evsahibimiz çatı da soba var kullanın dedi. Bahçede de odun var, ohh ne ala dedik. Sağolsunlar.
Soba da kuzine hani. Hayaller, hayaller.

Fakat sonra hoşumuza gitmedi bu 250 Tl, kimi yerde 265 Tl olan  kovalı, fırınlı soba. Biraz da paslanmışmıydı ne. Hem annem demez mi hep, sıfır olsun diye. E ben şömineyi de severim, Dalyan da değil şömineli ev, ev bulamadık. Az daha gelmeyecektik. Bu durumda yapalım keyfini, alalım bi şömine bea  dedik.

Kıydık paraya ve aldık  daha önceden çok bakıp beğendiğimiz ama alacağımızı aklımıza bile getirmediğimiz, şömine kılıklı sobayı.

Soba fiyatı 910 Tl + borular ( renkleri farklı olmasın dedi Cem o yüzden tanesine 7,5 Tl bayıldık, aslında 4 Tl ler) + 40 tl alt tepsisi ve kargo ettimi sana toplam 1100 Tl. Bir de kendimizi kandırıyoruz (mu) canım ileride de kullanabiliriz, şehir e dönsek bile kullanırız. Kombili olursa ileride ki evimiz  Bahar da yakarız salonda ve şömine keyfimiz de yapılmış olur diye.

Sobayı aldığımız yerin linki; Prity Şömine Soba 

Bulgaristan dan ithal ediliyormuş. Telefonda yardımcı olan bayanlar çok kibar ve bilgili. Gerçi bize verdikleri ölçü ile aldığımız borular kısa geldi ama olur o kadar biz Türk üz sonuçta dedik ve üstünde durmadık.
 


Önce bir usta geldi ( tabi bu ustaları, merkezde taksi şöförü, sonra efendim Yaz ın pansiyonda çalışan veya balık satarken de görebilirsiniz :-)) sağolsun o soba deliği deldi. İlk gelen usta orası kriştir olmaz dedi, biz de evsahibine sorduk, hayır değil dedi. Ve delme işlemi başarıyla tamamlandı. Sıvası yapıldı. Bir gün bekledi.


sonra diğer ustalar geldi ve baca için ölçüler aldılar ve gittiler. Üç gün sonra bu devasa borularla geldiler. O arada yağmur yağdı ve Cem açık olan deliğe gazete kağıdı sıkıştırdı, bolca.



Cem e eminmisin dedim, evet, internette bolca arştırma yaptım, böyle olması güvenli ve çatının üstünde olmalı boruların şapkası dedi.



Bu arada Poyraz, Boncuk, Çilek ve Çarşı nın nöbetleşe kullandığı içine hali koyduğumuz sepete yerleşti. Malum gökgürültüsünden korkuyor. Koca hayvan, nasıl da sığdı sepete.
Onu çok seviyoruz ama kediler eski keyiflerini yapamıyorlar ona da çok üzülüyoruz. Poyraz aslında yan komşumuzun köpeği, aslında onların da değil, bir yan komşunun ama ilk sahipleri pek ilgilenmemişler ve Alman çift sponsorlu olarak ( mamalar İstanbuldan geliyor, öyle söyliyim size) hayatına devam ediyor Poyraz. Rosi ve Houst Şubat sonunda dönecekler o zamana kadar Poyraz bizimmm.. Bugün sabah yürüyüşünde bizimle yürüdü, adaçaylarımızı içerken bizimle oturdu ve hepbirlikte eve döndük. Sürekli bizi takip etmesi çok hoş bir duygu. ( arada, Tarçın ıma bir Rahmet)
Artık gitmez diyoruz ama yemek nerede Poyraz orada olacak galiba.


Sobamızı kurduk ve yaktık. Tabi ilk yakışı gündüz ve cam çerçeve açık yapmalıymışız. Biz yapmadık, siz ltf öyle yapın. Aksi takdirde, öyle kötü bir kimyasal '' yeni'' koku çıkıyor ki zaten heryeri açıyorsunuz.


Tabi ki hemen karşısına geçtim. Aman bir keyif, Cem e dedim ki, tamamdır parasını haketti, iyiki almışız. İlk gece evsahibimizin odunlarını kullandık.


 
Ertesigün meşe odunlarımız geldi. Tonu 450 Tl. Meşe en iyi yanan odunmuş. Kömür gibi yanarmış.
O yüzden tercihimiz meşe oldu. Kömür yakmayacağız. Zaten sobamız da odun sobası. Bir traktör arkasına sığan odunlar geldi, hava durumuna göre o gece yağmur vardı. Cem tüm odunları tam zamanında dizip, üstünü naylonla kapladı. Amacımız aslında, naylonu alta serip, arasına odunları koyup üstünü kapatmaktı ama yazıldığı gibi kolay olmadığı için ve dizerken odunlar hep domino taşı gibi döküldüğünden evdeki hesap çarşıya uymadı.


Küçük dayım Tibet, soba güzel olmuş ama çevresi boş olmuş dedi, ben de aynı fikirdeydim. Dekoratif odun koyduk sobanın çevresine. Bence tadından yenmez oldu. Tabi dizerken kaç kez devrildi yazmayayım. Bir de sobanın arkasından dışarı kacacak olan sıcak havayıda keser bence.
Aslında sobanın yeri başka güzel bir yerdi ama maalesef orası baca açtırmak için uygun değil.

Sobayı çok kolay yaktım ancak dedikleri gibi meşe kolay tutuşmuyor ve geç yanıp geç sönüyor.
Internet te bir araştırma yapınca, herkesin üstten yakma diye birşeyden bahsettiğini gördüm. Bugün denedim ama ben pak tarafta değilim, eski usulume, yani kağıt, çıra kırpık parçalar ve sonra buyuk odunlar koyulduktan sonra tutuşturma işi. İleride fikir değiştirirmiyim görülecek.

Bu arada üstten yakma için bilgi edinmek isteyenler meyveli tepe yi ziyaret edebilirler.

Annem telefonda, odunları ''box'' a koysaydınız dedi, haaa dedik üç gün sonra yani bugün, güneşli günde Cem daha şimdiden ıslanan odunları kuru odaya taşıdı ve dizdi, tabi kaç bin yüz milyon s... ben saymadım :-) Artık odunlarımız kuru yerdeler. Sağol anneciğim.

Yere daha önce beğenmeyip istemediğim halıyı da gönderecek annem ( evet, ukala ben )  çünkü yerdeki taşlar ve halının olduğu yerler acaip farkediyor.

Bu yazıyı yayınlıyorum ama bitmedi, eklemeler yapacağımdır.  Çok uzun zaman yazısız kalmayalım artı akrabalara bilgi olsun diye.


Dünkü sabah yürüyüşümüzden.


Açmaz artık dediğim yılbaşı çiçeğim tomurcuklanmış.


Minik balıkları görüyormusunuz??


Poyraz ve  Cem.
Arkadaki devasa ağaç ta kauçuk. Maşallah.


Ada çayı ve çay sefamız.


Dışarıdan bacanın görünüşü. Sanırım bu Yaz turistler yollarını şaşırıp bize gelecekler, şiş kebap diye.
Bize maliyeti 340 Tl. Ev sahibimiz karşıladı sağolsun.


Cem, içeriye taşıdı odunları yoksa çok ıslanacakmış dışarıda. Hafif bir yağmurda alt sıra ıslanmış bile.

Dolaşırken bir bey gördük merkezde, traktörü ile dut ve ceviz satıyordu. Tonu 350 Tl dedi. Istanbul daki meşe fiyatlarını bilen var mı??

Ada olsa hemen şöyle derdi, internete sorun.


Kalın sağlıcakla
Ateş fatihi anne



8 yorum:

özlemnitta dedi ki...

Yeni sobanız hayırlı olsun.Sağlıcakla,keyifle ısının inşallah.İstanbul bir kaç gündür öyle soğuk ki soba sıcaklığını özler olduk inanın☺

Bir Terazi Kizi... dedi ki...

Saglicakla kullanin yeni sobanizi,arkadasimda vardir aynisi keyfini biliriz,onlarda üstten yakmiyorlar,sizin gibi yapiyorlar,kizken hic soba tutusturamazdim,annem bi kömür at dediginde ise soba sönerdi! Tabi onlar kömür sobasiydi,simdi heryer dogalgaz,ne güzel anlatmissiniz,bu arada eviniz cok güzel birde harika balkon görüyorum orada!

Asortik Krep dedi ki...

İki marka var bu şekilde ve tanıdığım çoğu kişi bunları kullanıyor,çok memnunlar.Güle güle kullanın.Ben şömineli evde oturmasam bu sobalardan alırdım.Şömine gibi ve kuzine gibi olanlarda var.Bir ihtiyacın olursa fethiyede bayisi var :)

asli@b dedi ki...

Benim hiç sobam olmadı biliyor musun? :) Çok güzel gözüküyor, elinize sağlık Çiğdem'cim, üzerine de kestane.. Mmmmm...

Mine Tozanlıoğlu dedi ki...

çok beğendim sobayı

Mine Tozanlıoğlu dedi ki...

bu arada odunlar içeride böcek falan yapmıyor mu eveeeet şehirliyim ben biliyorum ))) ya sizin ev sahibi üst katta mı oturuyor daha öce bahsettiysen kaçırmışım kusura bakmayınız efenim öpücükler

Karyatid dedi ki...

Eniştem hiç s.... demez bikerem:)
soba süper görünüyor, internete sorun kardeşiimm:)

Kardeşin...

Unknown dedi ki...

Sobanızdan memnun musunuz?
Haznesini bir kere doldurup ateşlediğinizde, yeniden odun takviyesi yapmadan ne kadar süre yanıyor?

Serdar