18 Ekim 2012 Perşembe

Tyrannosaur - Film

Günaydın,

Dün akşam bir film izledik bir kanalda. Ada kız 20,30 da yatakta olduğu için saat 21,00 de başlayan filmleri seyredebiliyoruz artık. Tabi seçerek.

Sinema kanallarının birinde  başladı film, aman bu ne derken anladık ki bir İngiliz filmi ve kaldık, iyiki kalmışız. İngilizler bizi yine yanıltmadılar. Festival filmi tadında bir film seyrettik.

Filmin ödülleri de var, bir aşk hikayesi değil ama basit bir nefret filmi de değil demiş Guardian.

Tyrannosaur filmin ismi, niye mi;  filmin hiç görmediğimiz bir kahramanına verilen bir takma isim bu. Filmin de ismi olmuş. Filmde ki hikayeler çoğu zaman ironi ile birleşiyor. Düşündürüyor.

Peter Mullan in Tyrannosaur

Fotoğraf kaynak; http://www.guardian.co.uk/film/2011/oct/06/tyrannosaur-film-review






Resimde ki bey tanıdık ama adını bilmezdik. Peter Mullan. Üstteki ve alt resim de ortada ki.
En sonda ki fotoda ise yine Peter Mullan.

Bazan onun yerine geçip, filmdeki bazı karekterlerin kafasını kırmak geçti içimden bazan da kendisinin.

Hele filmin başında bir sahne vardı ki, offf orada başladım ağlamaya zaten. Çok gücüme gitti.
Aynı sahne farklı sebeplerle tekrarlandı filmin sonlarına doğru. Off pek bir hüzünlendim.

Ayrıca, bir kadın olarak da üzüntüyle seyrettim ama çok içe işleyen ve güzel işlenmiş bir filmdi.
Üzüleceğim, depresif bir film seyretmek istemiyorum diyip bu filmi harcamayın ltf. Seyredin.

Film bence, gerçek insan hikayeleri barındırıyor, insanları yargılamayın mesajı veriyor ve yine bence bazan kadere inanmak gerekiyor.  Hayat sizi alıp götürüyor bazan. Tecrübe ile sabittir.

Paddy Considine yönetmen.

Kader demişken bizi çok ilgilendiren bir haber var bugün Habertürk te;

Sosyal güvenlik açığındaki artış 'genç emeklileri' hedef tahtası yaptı Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in bütçe sunumu sırasında 'Dünyada emeklilik yaşının 48-49 olduğu başka bir ülke yok. Buna yönelik bir çalışmamız var” diyerek 2008'den sonra uygulamaya konulan kademeli emeklilikte de yaşın yükseleceğinin işaretini verdi. Her ne kadar dün Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, hükümetin ve bakanlığının gündeminde emeklilik yaşının yükseltilmesine ilişkin bir çalışma olmadığını söylese de öğrendime göre sosyal güvenlikte açıkların azaltılması için, 1.10.2008 günü yürürlüğe giren ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun dördüncü yılında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, tüm bakanlara iki toplantıda da sunum yaptı. Sunum sonrası da açıkların azaltılması için kademeli emeklilik yaşının 53’e veya 60’a çıkarılması gerektiği kararın da Başbakan'a ait olduğu sonucuyla toplantılar bitti.Sosyal Güvenlik Reformu denilen bana göre deform olan, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu 1.10.2008 günü yürürlüğe girdi. Bu ay reformun dördüncü yılıydı ve Bakanlar Kurulunda dört yılda neler olduğu sunum ile görüşüldü.

AÇIKLAR DEVAM EDİYOR
2006 yılından beridir önce 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu ile SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı’nı kapatıp yerine SGK’yı kurduk. Ardından, iptal süreçleri ile birlikte 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile daha geç emeklilik ve daha az emekli aylığı sistemi getirildi. Amaç Sosyal Güvenlik Sisteminin açıklarının Gayrisafi Milli Hasılanın yüzde 3 veya daha altına indirmekti. Şu anda açık GSYH’nın yüzde 4 ile 5’i arasında gidip gelmekte. (Not: Girmeye çalıştığımız AB’de açıklar GSYH’nin yüzde 16 ortalamasında olup, İskandinav ülkelerinde de yüzde 19 seviyesinde.) Anayasa’mıza göre de sosyal devletiz ve sosyal devletin en önemli göstergesi de sosyal güvenlik açıklarıdır. Açık ne kadar çoksa o kadar sosyal devlet oluruz.

53 AÇIĞI DURDURURMUŞ
Sosyal Güvenlik Reformunun 4. yılında açıkların durumu konusunda Bakan Faruk Çelik tüm Bakanlar Kuruluna sunum yaptı ve açıkların halen aynı durduğu yerde devam ettiğini ve ileriki yıllarda da artış göstereceğini ifade etti. Bunun üzerine diğer Bakanlar’da açıkların nasıl düşürülebileceğini sorduklarında Bakan Çelik, halen 1999 ve 2002 yıllarında yapılan reformlarla 48 yaşlarında olanların emekli olduğunu bu yaşın 53’e çekilmesiyle açığın duracağını belirtti. Yani, halen, 44,45,46,47,48,49,50,51,52 yaşlarında emekli olmayı bekleyenlerin emeklilik yaşının 53’e çıkarılmasını teklif etti. Çelik 53''te açığın duracağını, eğer 60 yaşından önce emekliliğin durması haline ise 5 yıl sonra açığın tamamen kapanacağını söyledi. Diğer bakanlarda bu konuda çalışma yapılmasının yerinde olacağını ifade ettiler ama son söz Başbakan’da ve Başbakan daha bu konuda talimat vermedi. .

İŞVERENE İNDİRİM YAPILDI
Sosyal Güvenlik sisteminde açık var ve bu iki şekilde giderilebilir ya işverenden daha çok prim alarak ya da emeklilere daha az para verip, daha geç emekli ederek. Reform!!! ile emeklilere daha az para verip, daha geç emekliliği seçtik ama aynı yasa ile getirilen teşviklerle işverenlerin ödedikleri primleri de yüzde 25 azalttık. Yani, fakirden zengine gelir aktardık. Şimdi samimiyet testine gelelim, madem açık vardı neden işverenlerin ödediği primleri yüzde 25 indirim yaptık. Hadi gelin cevabını verin.


Mayıs da emekli olmayı bekleyen çifti, kader değilde ne bekler ki şimdi. Dalyan bekle biziiiiiii.. demekten başka çarem yok ama sanki elimizden uçuyor gibi.

Bekleyelim, görelim.


Ada kız dan inciler;

Yardımcı öğretmen İngilizce konuşabiliyor anne, nereden anladım kızım, bana sorular sordu, sen ne yanıt verdin, İngilizce yanıt verdim, anne ben İngilizce biliyorum ya.

Aferin kızım, öğretmeninde biliyor biliyorsun, pek çok insan biliyor ve seni anlayabilirler. Dolayısıyla gizli bişey söylemek istersen kulağıma söyle kızım. ( Daha önce sorduğu için böyle yanıt verdim) Cevap şöyle, nee öğretmen de mi biliyor, bir bu eksikti!!

Kalın sağlıcakla
Endişeli anne Çiğdem
  


2 yorum:

Grace Happy dedi ki...

nasıl ya emeklılık yasına ne olmus ...sınema gecelerı cok da guzel oluyor sevdıcekle

Oglak Kizlari dedi ki...

Grace im,

44 yaş ve sonrası emeklilik bekleyenlerin hepsi, 53 de emekli olsun diye teklif edilmiş, top Sn. Erdoğan daymış.

Hemi de çok güzel oluyor, o ayrı koltukta uzanmış, ben rahat Ikea koltuğumda ayağımda pilates topu oturmuş.

Şekil budur ama sevgi bakiidir.
Aşk ise birlikte olmak ve içeride uyuyan çoçuğunun huzurudur.

Poet anne Çiğdem