13 Aralık 2012 Perşembe

Yeni cicilerim ve Arzu Musa Atölye

Iyi akşamlar,

Hava ne kadar soğudu, arabanın derecesi 7 dereceyi gösteriyordu ama sanki 0 derece gibiydi.
Acaba, havayı koklayan adam ne dedi hissedilen sıcaklık için.

Dün akşam yine alman pastası yaptım. Orjinal lezzete en yakın bu denemem oldu. Sanırım kek hamurundan daha az yoğun bir halde kalıba boşaltmak işin sırrı. Pastanın fotoğraf yok, Arzu nun dükkanına taşındı. Afiyetle yendi. Pastayı arabadan dükkana taşırken rüzgar esdikçe, Ada kız ın yüzüne, paltosuna heryere kakao dağıldı. Alman pastasının üstünde kakaonun ne işi vardı diye sorun, haydi sorun. Yılbaşı geliyor ya, üstüne geyik motifi yapayım dedim, ne oldu; olmadı :-)

Arkadaşlarıma doyamadım yine, arada geçen zamanla ilgili, duyguları, yaşadıkları, sıkıldıkları yada mutlu oldukları hayatlarını anlatmalarını istiyorum ama zaman yetmiyor. Bidaaaki sefere not yazacağım kendime. Yada Arzu yu bir saatte olsa biryere kahve içmeye davet ederek dikkatleri toplayacağım sohbete. Bakalım...

Harkulade şeyler yapıyor Arzu. Herzamanki gibi.  Birde benim yaptığım domates konservelerine özenmiş ve yapmış.  Ne gurur verici benim için. Oysa benim yaptığımı herkes yapar ama yetenekli olan o.  Maşallah.

Yeşim in sessizliği ne güzel, ne özlemişim durgun ağır, sevecen hallerini.  Kolay değil kaç yıllık tanıdıklarım onlar benim. Dostlarım. Bak şimdi duygulandım. Sizi seviyorum. Kızıma sevecen attığınız bakışları, onunla ilgilenmenizi ve adam yerine koyup yaptığınız sohbetlere bayılıyorum. Umarım onunda sizin gibi değerli dostları olur.

Tabi ben de kendimi tutuyorum, az konuşmaya ve az cevap vermeye, herşeyi bilmemeye çalışıyorum. Huy işte çıkmıyor ki. Bir de bir kopyam var. Off ki off. :-)

Çeviremedim fotoğrafı, deli olacağım.Karbeyaz ve Ada.


Karbeyaz tüm ihtişamı ile. Ada onu tanıdığından beri, tüm beyaz köpekler Karbeyaz onun için.
Bu kadar munis bir köpekle hiç tanışmadım daha önce. O kadar uslu ki, Silver in tüm kızdırma, dişleme çabalarına rağmen, sadece havlamakla yetiniyor, onu bile çekinerek yapıyor eminim.
Nazar değmesin, maşallah.


Zavallı Arzu, bizimle mi ilgilensin, burnunu mu silsin, müşterilere mi, hayranlarına mı baksın. Bir ara bir çığlık atar dedim ama olmadı. .-)


Evet, müşteriler bir yanda, dostlar bir yanda, Ada koşuşturuyor ve Silver çekiştiriyor. Bence Arzu tuvaletye gidip, aynaya bakıp, ne yaptım ben diye kendine soruyor, sakinleşiyor ve geri  geri geliyordu.


Bakmayın böyle uslu durduğuna, acaip yaramaz bir kedi. Ama hayatı kurtulmuş, sağolsun Arzu.
Bir de dün Ada onu öyle yordu ki, bu artık bitmiş hali. Bu gece kesin bu pozisyonunu koruyacak.
Garibim Silver bir ara Ada kızın elindeki kulaklığa yapışmış yerlerde sürükleniyordu, bir başka ara küüt diye yere yapıştı. Kapılara çarptı filan, Ada gitti diye sevinmiştir kesin. :-)


O arada paketler de yapıldı.


Ada daha dünden başladı, Arzu bana Fenerbahçe li tokanın küçüğünden yapmıştır dimi anne diye. Ben de kızım belki dedim, içimden de nereden hatırlayacak Arzu dedim ama unutmamıştı. Ada nın Arzu ya bakışı süperdi, bilmem Arzu gördümü. Akşam babaya sürpriz yapıldı, Cem de hah sen zaten Fenerli doğdun dedi.


Beni çekmiş Ada. Araba kullanıyorum, yada zıplıyorum :-)


Evimizin yeni misafirleri.
Süper değil mi. Almak isterseniz ; link; https://www.facebook.com/AtolyeArzuMusa?ref=ts&fref=ts


Ada kız, Kız kulesi bir de Galata kulesi sever. Anne bunu da alalım peki kızım.
Ellerine, emeğine sağlık Arzu.


 Bu da epeyidir istediğim mumluk. Teşekkür ederiz Arzu. Tam da istediğim gibi ışık verdi.
Ya  Ada nın şapkası, onun resmi de yarına.
Yeşiiim hediyeni unuttun. Amma üzülme ben de aldıklarımı unutup çıktım dükkandan. ya. Neyse ki, Arzu yetiştirdi.

Oradan büyükanneye, oradan cicianne ye ve anneyi alıp eve bırakmaca. Soğuktu hava, paketleride vardır diye yollarda bırakmadım onu.  Annemmm.

Dört kapı yaptık yani bugün, Ada, beni öpmeyin, vakit kaybetmeyelim, çok uykum var dedi ve kahkahalarımız arasında uykuya daldı.

 Menü mü, domates çorbası, makarna ve mercimek yemeği. Aysun un sütü de geldi, kaynadı bir bardak içildi bile. Ellerinize sağlık Aysun ve grubu.  Taklitleri çıkmış, aman dağıtım noktaları dışında ki yerlerden Aysun un sütü bu diye almayın, sahte onlar.

Ne günlere kaldık yahu.


Ada kız dan inciler;

Arabada gidiyoruz, Ada kız Winks dergisi okuyor ! ben kendi düşüncelerime dalmışım. Birden arkadan sevinçli bir ses; ^^kesintisiz müzik^^ diyor. Gülmekten direksiyon hakimiyetimi ( varsa) kaybediyordum az daha. Cem i de aradım ve paylaştım. Açık radyo dinleyince hoşlanmıyor, Fenomen de hep müzik var ya seviniyor hasbam.

Birşey için tartışıyoruz ve bana sana küstüm anne diyor bende soruyorum sözmü diye. Önceleri hıh diyip odasına gidiyordu, Türk filmleri  misali. Şimdi soruyu sorunca, eğer uzun süreli küsmek işine gelmiyorsa cevabı ''no'' oluyor. Hınzır şey.

Bu arada geçen Salı, kızımı Türkan Saylan Kültür Merkezi nde ki Külkedisi adlı oyuna götürdüm.
10 Tl. 480 kişilik salonda toplasan 100 çocuk yoktu. Ada elbiselere, kostümlere bayılmış. Merkezde hummalı bir çalışma var. Dinazor müzesi filan yapılıyor, kütüphane büyütülüyor. Bir sergi açılmış, heykeller, orjinal boyutta atlar, Atatürk, güzel bir arabanın içinde v.s. Açık değildi ama orayı da gezdim, bakalım ne zaman açılacak sergiler.

Çok güzel ve büyük bir yer. Umarım hep böyle güzel bir kültür merkezi olarak kalır, nikah salonu olmaz.

Kalın sağlıcakla.

Şaşırmış anne






4 yorum:

Recep Altun dedi ki...

Merhabalar,

Sayfanıza girmek istediğim de önce beni başka bir reklam penceresine yönlendiriyor, ardından da bilgisayarımda kurulu bulunan NOD32 virüs proğramı tehdit algıladığı uyarı mesajını veriyor. Sizin sayfanıza her girdiğim de bu reklam olayı ile karşılaşıyorum ama virüs tehdit uyarısı ilk kez bugün oldu.

Atölyede yapılan yastıkların üzerindeki işlemeler gerçekten çok harika olmuş. Beğendim. Elinize, emeğinize sağlıklar dilerim.

Selam ve dualarımla birlikte Cenab-ı Allah'a emanet olun.

Adsız dedi ki...

Çiğdem'ciğim, ben de seni çok seviyorum, iyi ki hayat geçmişte bizi çook uzaklarda buluşturmuş ve iyi ki yeniden birbirimizi bulduk:)
En kısa zamanda görüşmek üzere,
Yeşim,

Adsız dedi ki...

Çiğdem'ciğim, ben de seni çok seviyorum...
iyi ki geçmişte çook uzaklarda tanışmışız ve iyi ki yeniden görüşmeye başladık...
En kısa zamanda görüşmek üzere,
Yeşim,

Adsız dedi ki...

Çiğdem'ciğim, ben de seni çok seviyorum...
İyi ki hayat bizi karşılaştırmış...
En kısa zamanda buluşmak üzere,
Yeşim,