29 Ocak 2014 Çarşamba

Dalyan ve yeni duygular

Günaydın,

İnsanın evi neresidir. Herşeye alışmış yaşarken hiç düşünmediğim bir konuydu bu. Ama şimdi bu kadar sevdiğim bir çevrede yaşarken bile, sokağa çıktığımda eğer kafam çok meşgulse kendimi şehirdeki evin sokağında yürüyor zannediyorum.

Komik mi? Yaşlılık mı, neden çünkü yaşlı insanlar hiç yer değiştirmek istemezler ya hani. Yada evlerini mütahide vermek istemezler, kısaca korkarlar değişiklikten. Dün o insanların duygularını anladım. Tamam daha önce de empati yapmaya hep çalıştım ama tecrübe etmek çok güzel, derinden anlamanın değeri paha biçilmez.

Yani demem o ki, bize çok hoş, değerli tecrübeler yaşatıyor Dalyan maceramız.

Measela misafir ağırlamayı öğreniyoruz. Şehir de hiç yatılı misafirimiz olmazdı, burada hem o keyfi tadıyoruz hem zorluklarını görüyoruz. Hem de özlemi gideriyoruz. Kızım camda bekliyor arkadaşlarını, ne hoş.

Arkadaşlarımın bilmediğim özelliklerini öğreniyorum, benim cadı Şenay ım çok titizmiş meğer, Ada nın odasında ölü sinek görünce yüzünü görmeliydiniz. Olur Şenay, bir ara temizleriz dediğimde büyüyen gözleri. Sonuçlarını düşünmeden, saçlarınız çok dökülüyor dediğim de, makinayı çalıştırıp ortalığı süpürmesi, kırdım mı, oysa bizim de kılımız tüyümüz dökülüyor. Hiç de sevmem misafirimi raahatsız edecek diye onların yanında makina çıkarmayı. :)

Bunlar hep bize katılan değerler, Dalyan sayesinde.


Ada dan inciler;
Bu arada kızım dün bişey için; teleddüt etme anne  dedi, büyüyür kuzu, gözümüzün önünde büyüyor.
Dile hakimiyeti bence üst seviyede. Kkendini çok iyi ifade ediyor ve esprler yapıyor kuzu.
Kitap okurken ki dikkati ise takdire şayan. Dün gece biz kitap okuyorduk, e hadi bırak I pad i bak kaitap okuma saati dedim, önce bir itiraz ve sonra ailece kitap okuma seansı, biz bıraktık tabi kitapları, onu dinler, mimiklerini seyrederken mest olduk. O okuma ile anlamamıştır dedik ama kitabın sonunda ki sorulara doğru yanıt verince şaşırdık. Bol bol kitap alalım kızıma.
Maşallah.

Hava pek güzel ama acaip bir rüzgar var. Ağır, demir sandalye uçar mı, uçar. İnanamadık ama uçuyor.
Bu yazı eski günlere ait, şu aralar havalar tadından yenmez durumunda.

Birkaç gündür foto yükleyemiyorum, çok ağır çalışıyor. Blogger da mı, net te mi problem bilemiyorum. Bu yuzden yazılacak ve anlatılacak çokşey olmasına rağmen maalesef  aklıma geldiği gibi takılıyorum.


Kalın sağlıcakla
kuru bamya çorbasını pek lezzetli yapmış anne

2 yorum:

emreyle hayat dedi ki...

bizde yaz tatilinin bir bölümünde Dalyan'da bulunmuştuk ve çok sevmiştik orayı, hatta halen araştırıyoruz şöyle bahçeli bir ev alsak mı diye:)ama fiyatlar epey yükselmiş sanırım orada da. siz yerleşmişsiniz ne güzel :)

ayak izleri-sevgi dedi ki...

bende çok değişikliği sevmeyenlerdenim.. öyleki 4 sene önce evi taşırken ablamın koyduğu elbezilerin yeri, şekli bile aynıdır hatta.. ama olunca da çabuk alışır eskiyi unuturum..
mutlu ve huzurluysanız nerede olduğunuzun bir önemi yok ki.. allah daim etsin..