5 Mayıs 2015 Salı

Nazilli- Pamukkale 45 km

Merhaba,

Çok sessiz, uzun zamandır çok sessiz bir gece geçirdik. Hatta kendi kalbimin gürültüsünü duydum desem. Cem çok dönüyor diye de ayrı yataklarda yattık. Keşke yatmasaymışız, hem kızımı hem kocamı özledim. Cem de hiç dönmedi, o kadar yorulmuşuz ki dün rüzgarla mücadele etmekten nasıl uyuduk, melekler gibi. Duşta aldık, e güzel yemeklerde yapmıştı Zübeyde sağolsun. Çok güzel ağırlandık. Aksaklıklar var ama onları sadece yeri gelirse bir ara Pınar hnm la paylaşırım. 



Evet biz dün gece İpek hanım çiftliğinin sanırım sinekli köyünde ki yıllardır kalmak istediğim köy evlerinden birinde kaldık. Şehir ve köy evi birleşimi olmuş. Harika olmuş. Gece Nazilli nin ışıklarını o kadar uzaktan görmek çok etkileyiciydi. Hele evde yalnız kalmak çok daha etkileyiciydi. Köpeğimiz de baykuşumuz da, kurbağalarımız da vardı.



Bu köyde ki gibi öten kurbağa hiç duymamıştım. Kulak tırmalamayan kuş cıvıltısı gibi. Ççiftliğe vardığımızda yükleme zamanı olmasına rağmen Gıda müh. Erkan bey, ve isimlerini bilmediğim birsürü melek bizimle ilgilendi. Açmısınız diye belki yüz kre sordular. Köpekler çoğalmış, hoşgeldiniz koroları da. 



Servisle yukarı köye çıkardı Necati bizi. Ne hoşsohbet, ne çok gezen bir delikanlı. Herşeyi de biliyor.matasözleri nide pek yerli yerlinde kullanıyor. Kızlardan bazıları bizim yüzümüzden ayakta gittiler ama gık demediler sağolsunlar.



Sabah ta saat 6.00 da kalktık zannettik ama saat 9 du. Meğer perdeler, gece perdesiymiş. Bi uyumuşuz, kahvaltı ve sonrası aşağı iniş, ödeme, yolluklarımız ve hoop yola çıktık. Otobandan gidelim, ara yollar uygun değil dedi rotacıbaşımız. Hay hay. Çıktık yola, rüzgar yine karşıdan, sinirlendik, bir 20 km yapmıştıkki,ösağ tarafımızdan bizi bizden alan tren geçti bir de düdük çalınca, Cem, haydi trene binelim dedi. Aa ne güzel fikir dedim ve girdik Kuyucak a , hani şu aralar okumakta olduğum Sabahattin Ali nin Kuyucaklı Yusuf kitabının geçtiği Kuyucak. Bulduk yeni restore edilmiş Tren İstasyonunu, girdik bilet almaya. Memur demez mi, trenlere bisiklet alınmıyor yasak. Aaa derken, ama durun, siz bilet almayın, makinist gelince konuşuruz, he derse binersiniz dedi, saate baktık 2 saat var, e o zamanı kaybedersek işimiz iş. Ne yapsak derken riski alaım dedik. O sıra bir sohbet, Kuyucak ı gezmeye niyetli olan biz kaldık orada, çaylar demlendi, sohbet muhabbet, kurabiyeler, gelene geçene ikram, memur bey in fotoğraf merakı, slayt gösterileri derken tren saati geldi çattı.




Ne hoş yolculuk etmek, yolda olmak. Ne hikayeler, ne hayatlara dokunuyoruz. Ne şanslıyız. Üstelik para da harcamıyoruz sayılır.



Makinist "he" dedi, atladık trene. Oturamadık hayalimizde ki gibi, bisikletleri koyacak yer yok. 
Yurdum, ne yollarda ne de trende ne bizi ne engellileri düşünen yok.
Kızımın zamanına inşallah daha iyi olur herşey.



Yaklaşık bir saat sonra Denizli deydik. Cem dediki, çok yorulmuş gibi kullanalım bisikletleri, gülüştük. İstasyon da paten kayan genç kızlar vardı hoşumuza gitti. Tabiki memur kızdı kovaladı onları. Oysa bağıran çağıran kötü davranan insanlar olsaydı karışmazlardı bile. Sinirlendim. Kimseye birşey söylemedim ama.



Bu da Deniz lide bir uzay aracı. Terkedilmiş !



Çıktık şehire, off ne gürültü ne keşmekeş. Bunca kırdan sonra şehir bize çok fazla geldi. Bir park bulduk haritaya baktık. Burada öğretmenevi çok pahalı 50 tl adam başı. Vermeyiz bu kadar para dedik, kiracıyı andık sevgiyle. Bastık pedala ve doğruuu Pamukkale ye. Bulduk kamp yeri, herkes methediyor; Thermelos galiba, 40 Tl demesin mi, vermem dedim. Çadır. Benim tulum benim. Allah Allah. Neyse bulduk DolphinYunus Hotel i, 25 dedi, pazarlık 20 oldu ve kurduk kampı. Havuz da var biz havuz sevmeyiz.



Gelirken tünel de bir kaza tehlikesi daha, yine ölebilirdik yaw. Aman ne korktum. Sanki tünellerden hiç insan yadabisiklet, motorsiklet geçmeyecekmiş gibi dizayn etmişler herşeyi. Yahu bir yan şerit bile yoktu. Eyvah mazgala girdi tekerlek diye düşündüm, arkadan gelen ve tünele giren Tırlar bizi görmeyecek, sonumuz Gizem gibi olacak dedim ve bir yeni mazgal çıkınca önüme, panikledim ve fren e bastım, Cem bana tosladı... Şanslıydık o sırada araç gelmiyordu, çantam çıktı v.s. Yırttık yine. 



Pamukkale giriş 25 Tl. Heryer turist otobüsü. Hizmet eh.. Müze kart a bedeva.

Yarın mı hedef Denizli de kebap yemek bakalım. Buradan kişi başı 3.5- 4 tl ye dolmuşlar varmış her 20 dakika da bir.


Kalın sağlıcakla
Yolda olan keyifli anne




Hiç yorum yok: